Bakarken görmek….

Dikkat geliştirme eğitimleri sırasında kullanılan yöntemlerden birisi de “Kim's Game” isimli uygulamadır. Bu uygulamanın başlangıç aşamasında talebenin önüne üstü örtülü olan 20 değişik obje konur. Sonrasında bu objelerin üstü bir dakikalığına açılır ve daha sonra da yeniden objelerin üstü örtünür. Bu süreci yaşayan talebeden de daha sonra bu 20 objeyi tanımlaması istenir...

İlerleyen aşamalarda ise önce bu çalışma esnasında objelerinin konduğu arka plan değiştirilerek uygulama kısmen sonra ise objelerin konumları, renkleri, üzerlerinde yazılar gibi daha kapsamlı geri bildirimler içeren tanımlamalar bir dakika içerisinde istenir.        

Öylesine ki : objelerden birisi bir kalemse onun renginden markasına kadar birçok farklı bilgileri talebenin gözlemleyerek uygulama eğitmenine ifade edebilmesi önemlidir.

Yine benzer bir çalışmada izciler üzerinde yapılır. Bir bina içinde okları takip ederek bir odaya toplanmaları istenilen izcilere daha sonra tek tek sorular yöneltilir. Bu sorularla o odaya gelinceye kadar kaç basamak çıktıkları, kaç kere sağa veya sola döndükleri, girdikleri odanın kapısında herhangi bir tabela olup olmadığı, varsa ne yazılı olduğu, girdikleri odanın kaç penceresi olduğu gibi… dikkati geliştiren uygulamalar yaptırılarak izci adaylarının kişisel dikkat gelişimlerine katkıda bulunulur.

Talebelerden tüm bu uygulamalardaki beklenti ve talepler ise bakmakla görmek arasındaki olası ve muhtemel farklılıkları belirli bir süreç içerisinde aşama aşama ortadan kaldırmalarıdır.

Birçok ülkenin havalimanlarında giriş yapılmakta olunan ülkenin güvenlik görevlileri, kendilerine beyan edilen meslek ile ilgili ilk kontrolü  havaalanlarındaki güvenlik noktalarında bilişim destekli teknoloji ve beraberinde gözleriyle kılık-kıyafet, ayakkabılar, eller, saçlar, sakallar üzerinde bakmak ile görmek arasındaki farkları analiz ederek yapmaktadırlar…

Evet !

Baktığında görebilen gördüğündeyse bakabilen kadar enerji tüketebilen olmak. Kargaşa içerisinde sükuneti sükunette ise kargaşayı aynı ruh ve beden haliyle algılamayı ve yaşayabilmeyi başarabilmek…

Mutluluğumuz ve huzurumuzun daim olması için, yüreğimiz ile aklımızın birbirlerine baskı yapmadan ve birbirlerine acaba gibi sorular yönelttirmeden kümülatif  bir algı açısı yakalamamız gerekir.

Algı açımızınsa ; bakmak ile görmek arasında fark içermemesi, erdeme uzanan yaşamlarımız sürecinde değer olan bizlere emin olun değerler ilave eder…

 

İzlerin özü

 

Her bakılan görülebilirse

Gülümsemesek de

Gülümsetemesek de 

Gideriz

Bulunduğumuz yerden

Geleceğe

 

Her gösterilen

Algılanabilse

Sorgulamak yerine

Geçmişi geleceği

Toparlanırız hemen

Bize değer veren

Nihai değerin

Bize gösterdiklerinde

 

İncinmek istemiyorsan

Bakarken gör

Kırılmak istemiyorsan

Teslim ol

Gülümsemek istiyorsan

Kendin ol…

Yaşama Dair Makaleler

İletişime Geçin

Tüm soru istek ve görüşleriniz için lütfen bana yazın.