Lütfen...

Aikido antrenmanlarının başlangıcında, öğrencilere yol gösterici veya rehber olan hoca ile öğrencilerin, birbirlerini selamlamada kullandıkları “onegaı-shımasu” deyimi, dilimizde "Lütfen" anlamına gelir. İçeriğinde ise ; öğrenci hocasından öğretmesini, hocaysa öğrencisinden öğretisinin dikkatle izlenmesini rica ederler.

         Odaklanmayı hatırlatan ve eğitim sürecini başlatan lütfen sözcüğü, öğrenme veya öğretme üzerine odaklanmış, bir bireyden bir gruba kadar hemen her ölçekteki yapılar için son derece zarif bir seremoni değil mi?

         Bizler ise ; çoğu zaman grup halinde bir öğrenme veya bilgilenme ile karşı karşıya kaldığımızda odaklanmakta veya odaklandırmakta zorlanırız. Neden mi?

Odaklanmamız için, sürekli veya aralıklarla uyarılmaya veya sorularla katılımımızın sağlandırılmasına ihtiyaç duyarız.

Odaklandırmak için ise ; odaklanmamız için ne bekliyorsak, unutmayalım !  karşımızdaki bireylerde onu bekliyordur.

“Lütfen” kavramını, günümüzde değeri ve anlamı birçok insanımızca artık tam olarak yaşanmayan, dostluklarınız çerçevesinde dostlarınızla değerlendirmenizde, istişare etmenizde, oldukça büyük fayda olduğunu düşünüyorum. Bu arada, dostluk kavramını da birlikte gözden geçirmeyi LÜTFEN ihmal etmeyelim.  

Dostluğun önemini ve içeriğini ne güzel ifade etmiş Mevlana :

“Dost dediğin ; Seni Sevmeli... Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile sana sarılmalı... Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile sana dayanmalı... dost dediğin; fanatik olmalı; Bütün dünya seni üzdüğünde sana moral vermeli, güzel haberler aldığında seninle dans etmeli, ve ağladığında, seninle ağlamalı... Ama hepsinden daha çok ; Dost matematiksel olmalı; Sevinci çarpmalı... Üzüntüyü bölmeli... Geçmişi çıkarmalı... Yarını toplamalı... Kalbinin derinliklerinde ihtiyacı hesaplamalı... ve her zaman bütün  parçalardan daha büyük olmalı... İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...''

         İnsan hayatında dostun yerini ifade edipte, kendi içimizdeki özümüze

olması gereken yakınlığı ifade etmeden bırakmak, sanırım olmazdı.

 

Özle Yaşa

 

Öze, teslim olmak yerine,

Acabalara olan zafiyet, niye ?

Sakın ola !

Direksiyonu terk etme diline,

Yüreğin ve zihnin, mutabıksa hedefte,

Odakla gücünü, özüne !

 

İstemek ile elde etmenin,

Sorarsan ve ararsan farkını,

Dön seslen toprağa :

-Bana meyve, sebze ver diye ;

Alacağın cevap :

-Affedersiniz efendim,

Siz biraz şaşkınsınız,

Hem de !

Yenisiniz galiba buralarda,

Olacaktır kibarca ;

Meyve-sebze istersen eğer,

Önce tohumu ekeceksin,

Sonra çapalayıp, sulayacak,

Zaman vereceksin,

Olacaktır, gün geçtikçe ;

 

Sorunlarla karşılaştığında,

Anımsa, eskilerin sorunlara yaklaşımını,

“-Her sorun, kılıç gibidir,

Bıçağından tutarsan, elini keser,

Sapından tutarsan, sana hizmet eder ”

 

Zorlansan da, doğrularınla yaşamada, 

Ektikleri rüzgarlara, bekleseler de senden,

Fırtına biçmeni, 

Sen yine , yüreğin kadar,

Sende yer kaplayan,

Özündeki özle, lütfen, solu ve yaşa .

Yaşama Dair Makaleler

İletişime Geçin

Tüm soru istek ve görüşleriniz için lütfen bana yazın.