Göç yolunda,
yol almakta olan yaban kazlarını, gökyüzünde görenleriniz bilir. Yaban kazları ;
yeryüzünden bakıldığında ters “ V ” şeklinde görsel bir ahenk ile uçarlar.
Yaban kazlarının neden böyle uçtuklarını merak eden bilim adamları uzun ve
zahmetli bir araştırmadan sonra aşağıdaki sonuçlara varmışlar :
Yaban kazlarının, ters “ V ” şeklinde uçtuklarında, uçan her yaban kazının kanat
çırpışının, arkasında uçanı kaldıran bir hava akımı oluşturduğunu
gözlemlemişler. Böylece ; ters “V” şeklinde bir formasyonda uçan yaban kazı
grubunun, birbirlerinin kanat çırpışları sonucu hava akımını kullanarak uçuş
menzillerini bireysel menzillerinden %70 daha fazla uzatmakta olduklarını fark
etmişlerdir. Evet ! belli bir hedefi olan ve buna ulaşmak için bir araya gelen
insanlar da, hedeflerine daha kolay ve daha çabuk erişirler.
Bir yaban
kazı, ters “ V ” grubundan çıktığı anda uçmakta güçlük çekiyor. Çünkü diğer
kuşların yarattığı hava akımının dışında kalmış oluyor. Bunun sonucunda,
genellikle gruba geri dönüyor ve yoluna grup ile devam ediyor. Evet ! bizlerde,
bizim ile aynı yöne gidenler ile bilgi alışverişini ve işbirliğini daim yapmalı
ve sonrasında da sürdürmeliyiz.
Ters “ V ” grubunun başında giden kaz, yolculuk boyunca hiçbir hava akımından
yararlanamıyor. Bu yüzden diğerlerine oranla daha çabuk yoruluyor ve
yorulduğunda da grubun en arkasına dinlenerek uçmaya gidiyor ve bu defa da hemen
arkasındaki kaz lider konumuna geçiyor. Bu değişim yolculuk boyunca sürekli
yapılıyor; böylece her kaz, gurubun her noktasında yer almış oluyor. Evet !
yaptığınız her işi yeri ve zamanı geldiğinde başkasına bırakmamız gerekmez mi ?
Liderin uçuş
hızı yavaşladığında gerideki kuşlar , daha hızlı gitmek üzere öndekileri
bağırarak uyarıyorlar. Evet ! ilerlemek ve yol almak için bazen başkalarının
uyarılarına gereksinim duyarız. Bundan alınmamalıyız; tam aksine, böyle
uyarıları sevinç ve takdirle karşılamalıyız.
Gruptaki bir kuş hastalanırsa veya bir avcı tarafından vurulup uçamayacak duruma
gelirse ; düşen kuşa yardım etmek üzere, gruptan iki kaz ayrılıyor ve korumak
üzere hasta / yaralı kazın yanına gidiyor. Tekrar uçabilene ( ya da eğer ölürse,
ölümüne kadar) onun ile beraber kalıyor, yaralı kuşu asla terk etmiyorlar. Daha
sonra kendilerine başka bir kaz grubu buluyorlar. Hiçbir kaz grubu , kendilerine
bu şekilde katılmak isteyen kazları reddetmiyor. Evet ! yardım etmek insanlara
özgü değil...
Demek ki : bizlerin nefsimizi ıslah etmemiz ve çevremizden ders almamız için
oldukça cömert ve zengin bir sınav yeri olan dünyamızda bireyselden öte, aynı
amaca yönelik takımlar içinde hareket etmemiz, bizleri yolcu olduğumuz bu
dünyada, daha huzurlu ve daha anlamlı bir yaşama taşımaz mı ?
Yolcu
Uzun veya
kısa,
Bir yolculuğa,
Hazır mısın ?
Diye sorsana,
Karşındaki insana,
Belki,
Duracak,
Belki de :
Beraber çıkalım,
Diyecek sana ;
Karar,
Yolculuk olur,
Ve sonrasında,
Gelirseniz ise,
Terminale,
Biriniz Edirne'ye,
Ötekiniz gitmek isterse,
Siirt'e,
Sorarım,
Güle güle,
Demekten başka,
Ne kalır geriye ;
Dolayısıyla
:
Yolcu olmak,
Yetmez,
Yoldaş olmak,
Yetmez,
Yolda mutabık,
Olmayınca.